Articoolo: Yapay Zekâya(!) Yazı Yazdırdım, Peki İşe Yaradı mı?

Bugünkü girişimimiz Articoolo’nun iddiası yapay zekâ destekli teknolojisiyle güzel yazılar yazmak. Bir insanı taklit edercesine iyi olduğunu iddia eden girişime sadece 2-5 kelime veriyorsunuz ve 1 dakikadan kısa sürede 400-500 kelimelik bir yazı yazıp önünüze bırakıyor. Peki ama bu yazı ne kadar iyi? Sizin için kısa bir inceleme yaptım…

İddialar dikkat çekici…

Bugüne kadar 100 binden fazla kullanıcı kazandığını ve çok iyi dönüşüm oranlarına vesile olduğunu söyleyen Articoolo, bir insana kıyasla çok ucuza çalışıyor. Aşağıda göreceğiniz gibi yazı başına ücretler yaklaşık 2 dolardan başlayıp 1 doların altına kadar iniyor. Hatta aylık abone olursanız yazıları daha da ucuza getirebiliyorsunuz.

Articoolo’yu içerik üreticileri, SEO ajansları, yayıncılar, öğrenciler veya yazılı içerik ihtiyacı olan herkes kullanabilir. Elbette çok iddialı olduğunuz projelerinizde kullanmamanız daha iyi olur.

İçerik ihtiyacınızı belirtirken daha özgün (eşsiz) olsun veya daha okunabilir olsun diye talebinizi belirtebiliyorsunuz. Buna da göre makalede kullanılacak cümleler ve kelimeler seçilmiş oluyor.

Hemingway App ve Textmetrics bu işe ne diyor?

İşin güzel tarafı üye olduğunuzda 1 makalelik içerik oluşturmanın ücretsiz olması. Ben ücretsiz 467 kelimelik bir yazı oluşturdum ama beğendim diyemem. Dilbilgisi açısından iyi de olabilir ama bir hikâye yazmasını hiç beklemeyin. Ama biraz daha rasyonel yorum yapmak için aldığım yazıyı Hemingway App ve Textmetrics‘e okuttum.

Aşağıda görebileceğiniz üzere Hemingway App’ten 8/10 puan aldı. Textmetrics’te ise sadece başlıklar girerek yazıyı SEO açısından 99/100, içerik/okunma açısından 74/100 seviyesine getirdim.

Articoolo biraz uzun/zor cümleler kurmak yerine kısa cümleleri seçerse daha başarılı olacak gibi. Diğer yandan ben sadece 2 kelime vermiştim, 3 veya daha fazla kelime vererek daha iyi sonuçlar alabilir miyim diye düşünmedim değil.

Acemi Bir Yazarın Yerini Tutabilir

Bir yazar olarak elbette bu tarz ürünlerin bir insanın yerini tutmayacağını biliyorum ama her şeyde olduğu gibi yazarlığın da bir seviyesi var. Yani bu tarz ürünlerin amacı şiirsel veya araştırma yazıları yazmak değil, belli bir çerçevede üretilebilecek orta-alt seviyede içerikler üretmek. Çok kötü yazı yazarken işe başladığınızı düşünün mesela…

Diğer yandan mevcut yazıları yeniden yazdırabileceğiniz gibi manuel düzenleme de yapabiliyorsunuz. Yani 1 dakikadan az sürede yazılan bir yazıdan hedef makalenin %30’unu bile çıkarsanız kâr sayılabilir.

Aşağıda benim makalenin giriş kısmını, site üzerinde de 3 farklı yazı örneğini görebilirsiniz.

Para Vermeye Değer mi?

Şahsen bir de ücretli paket alıp özellikle kaliteli içerik kaygısına düşmediğim projelerin ilk adımlarında Articoolo’dan faydalanmayı düşünüyorum. Size de tavsiyem eğer bununla bir iş yapacaksanız, ana içeriklerin yanına Articoolo yazıları serpiştirmeniz daha iyi olur. Yani en azından Google’ın gözünde biraz daha canlı tutmak için kullanabileceğiniz bir yol olabilir.

Ayrıca sitede bir yazı fikri bulma aracı da var ve eğer ajans ya da SEO uzmanıysanız çok daha geniş hacimli satın almalar yapabiliyorsunuz. Hatta sınırsız makale oluşturma hizmeti bile var.

Son bir ipucu; hesabınızı açtıktan sonra hemen ücret ödemezseniz, 1-2 hafta size güzel bir indirim gönderebilirler. Hatta ben sitede gezinirken yine aşağıdaki fırsat çıktı. Kendi bloglarında son yazının 2018’de yazılmış olması ilginç ama pazarlama çalışmaları devam ediyor gözükmekte. TechCrunch’a vs. 2016 yılında çıkmışlar.

Daha önce kullandıysanız veya şimdi denerseniz lütfen tecrübelerinizi/yorumlarınızı paylaşın. 😉

Total
2
Shares

Bir Yorum Yazın

Previous Article

Spott: Fotoğraf ve Video Etiketleme ile CTR'ı Katlayın

Next Article

E-Bülten Alıp Satabileceğiniz 2 Girişim: LetterXchange & Duuce

Related Posts